ABD Ticaret Temsilciliği Ofisi (USTR), Ulusal Tekstil Günü dolayısıyla “ABD tekstil ve hazır giyim sektörünü baltalayan haksız ticaret uygulamalarına” dikkat çekti. USTR, Çin’in tekstil ve hazır giyim sektöründeki piyasa dışı politika ve uygulamalarının, yerli üreticilere ürünleri için yapay olarak düşük fiyatlar talep etmelerini sağlayarak haksız rekabet avantajı sağladığını söyledi. “ABD’li tekstil ve hazır giyim üreticileri bu durumdan olumsuz etkilendi ve son 22 ayda ABD’de 28 fabrika kapandı” şeklinde bir açıklama yaparak X’teki resmi hesabından bir post dizisi paylaştı:
“AB, Sürdürülebilir ve Döngüsel Tekstiller için AB Stratejisi kapsamında zorlayıcı eko-tasarım gereklilikleri, genişletilmiş yüksek üretici sorumluluğu ücretleri ve gerçekçi olmayan uygulama takvimleriyle dijital ürün pasaportlarının kullanıma sunulmasını zorunlu kılarak, ABD’li ihracatçılara külfetli uyum maliyetleri yükleyen yeni tarife dışı engelleri etkili bir şekilde dayatmıştır.
Amerika Birleşik Devletleri 2024 yılında 79,3 milyar dolar değerinde giyim eşyası ithal etti ve bunun %21’i Çin’den geldi.
Çinli e-ticaret şirketleri, ABD’ye yapılan, gümrük vergileri ve/veya harçlardan muafiyet sağlayan değer eşiğinin altındaki (de minis) günlük sevkiyatların %30’undan fazlasını gerçekleştirerek pazarımızı ucuz giyim ürünleriyle doldururken gümrük vergilerini atlatıyor ve ticari uygulama mekanizmalarından kaçıyor.
Ucuz giyim ürünü akışı, özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nin güneydoğusundaki yerel endüstrileri yok etti.”
USTR, ülkelerin “haksız uygulamalarını” tek tek sıraladı
ABD’li üreticilerin diğer ülkelerin uygulamaları neticesinde küresel pazarda nasıl dezavantajlı konuma geldiğini anlatan post dizisinin devamında şu ifadeler yer aldı:
“Hindistan’ın tekstil endüstrisi yüksek gümrük tarifelerinden, şeffaf olmayan kalite kontrol kurallarından ve ABD’li ihracatçıları dezavantajlı duruma düşüren öngörülemez ithalat lisansı gereklilikleri ağından faydalanmaktadır.
Öte yandan, Hindistan’ın ihracatı teşvik programları ve üretimle bağlantılı teşvikleri Hintli üreticilere rekabet avantajı sağlayarak ABD’li tekstil ve hazır giyim üreticileri için eşit olmayan bir oyun alanı yaratıyor.

Vietnam, ABD tekstil ve hazır giyim ithalat pazarının %15,15’ini ele geçirerek ABD’nin en büyük ikinci hazır giyim tedarikçisi konumunda; Çin’den sonra ikinci sırada yer alıyor ve hızla yükseliyor.
Bu artışın ardında devlet destekli agresif sanayi politikaları ve ucuz, zorla çalıştırılan iş gücünün yaygınlığı yatmaktadır. Vietnamlı tekstil ve hazır giyim işçilerine ayda sadece 300 dolar ödenmektedir.
Kenya, ABD’nin ikinci el giysi ihracatına %35 gümrük vergisi uyguluyor ve birçok tekstil ürünü Doğu Afrika Topluluğu kapsamında “hassas ürünler” olarak sınıflandırılıyor ve bunlardan bazıları %50 gümrük vergisine tabi tutuluyor.
Bu haksız uygulamalar, Afrika’nın en büyük ikinci el giyim pazarına sınırlı erişimi olan ABD’li ihracatçıları önemli ölçüde etkilemektedir. Öte yandan Çin, 2023 yılında Kenya’nın en büyük ikinci el giyim tedarikçisi haline gelmiş ve ABD’nin Kenya’ya yaptığı ihracatın yaklaşık 5 katı değerinde ihracat gerçekleştirmiştir.
Kamboçya’da özellikle tekstil sektöründe sömürücü çalışma koşulları devam etmektedir.
Bu haksız ticaret uygulamaları, işçilik maliyetlerini yapay olarak baskılamakta ve belirli Kamboçya mal ve hizmetlerine ABD pazarında ve üçüncü pazarlarda haksız bir avantaj sağlamaktadır. 2024 yılında ABD, Kamboçya’dan 3,8 milyar dolarlık tekstil ürünü ithal etmiştir.
ABD, Türkiye’den doğrudan pamuklu kulak çubuğu, pamuklu temizleme pedi, top ve kare şeklinde pamuk ithalatında eşi benzeri görülmemiş bir artışla karşı karşıya bulunuyor.
Türk lirası son beş yılda %77,5 oranında değer kaybederek, reel üretim maliyetlerinde hiçbir değişiklik olmamasına rağmen Türk ihracatını önemli ölçüde ucuzlattı.
Bangladeş’in hazır giyim sektörü, iş ihlalleri için yetersiz para cezaları, yoksulluk ücretleri, güvensiz fabrikalarda 14-16 saatlik vardiyalar ve sistematik sendika karşıtı ayrımcılık gibi yaygın işçi hakları ihlalleriyle anılmaya devam etmektedir. Dahası, Bangladeş’teki konfeksiyon işçilerine ayda sadece 113 dolar ödenmektedir.
Bu haksız uygulamalar, ABD’li tekstil ve hazır giyim üreticilerini baltalayan ultra ucuz hazır giyim ithalatını desteklemektedir.
Peru’da, tekstil ve hazır giyim sektörü de dahil olmak üzere bazı sektörlerde örgütlenme ve toplu pazarlık özgürlüğüne ilişkin önemli endişeler bulunmaktadır.
Bu haksız ticari uygulamalar iş gücü maliyetlerini yapay olarak baskılamakta ve Peru’dan gelen bazı mal ve hizmetlere ABD pazarında haksız bir avantaj sağlamaktadır.”