19.7 C
İstanbul
Perşembe, Mart 28, 2024

Deprem bölgesinde hazır giyim üretimi bir yılda yarıya düştü

Türkiye’nin 11 ilini derinden sarsan 6 Şubat...

Durak Tekstil ilham verici yenilikleri Texprocess 2024’e taşıyor

Endüstriyel dikiş ve nakış iplikleri üreticisi Durak...

Hazır giyim ihracatçıları: “2024 de kolay bir yıl olmayacak”

Hazır giyim ihracatçıları, 2023 yılını Türkiye genelinde...

Nivogo: Türkiye’de ‘geleceği değiştiren moda’ döngüsel dönüşüm

Nivo (yeni) ve go (harekete geçmek) kelimelerinin...

Bego Jeans; temiz denimin hikayesi

Çevresel etkisi en yüksek tekstil ürünlerinden biri...

Rusya-Ukrayna Savaşı Türk tekstil sektörünü nasıl etkiliyor?

Uzun yıllardır Rusya-Ukrayna arasında yaşanan gerilim, 2014...

OECD Türkiye Ekonomisinden Beklentilerini Yükseltti

GüncelOECD Türkiye Ekonomisinden Beklentilerini Yükseltti

- Haber Sponsoru -

Türkiye ekonomisinde 2017 yılında %3,4 ve 2018 yılında %3,5 büyüme beklendiğini açıklayan OECD raporunda, hükümetin reformları uygulaması halinde ekonomide güçlü bir büyümenin olabileceği kaydedildi.

OECD Türkiye Ekonomisinden Beklentilerini Yükseltti
OECD Türkiye Ekonomisinden Beklentilerini Yükseltti

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), Haziran ayında yayımladığı Global Ekonomik Görünüm raporunda Türkiye ekonomisine ilişkin beklentilerini yükseltti. OECD Türkiye için 2017 yılı GSYH büyüme beklentisini yukarı yönlü revize ederken, 2018 için tahminleri ise aşağıya çekti. Buna göre Türkiye ekonomisinin 2016, 2017 ve 2018 yılları için büyüme tahminleri sırasıyla %3,1, %3,4 ve %3,5 olarak belirtildi.

OECD enflasyonun düşürülmesinde yavaşlama öngörüyor

Tüketici fiyatları enflasyonunun çift haneli rakamlara geri döneceği ve enflasyonun düşürülmesinin daha yavaş olacağı öngörülüyor. 2016, 2017 ve 2018 yılları için enflasyon beklentileri ise %78 %10,4 ve %8,1 olarak tahmin edildi. 2016, 2017 ve 2018 yılları işsizlik oranları ise %10,9, %10,8 ve %10,9 olarak öngörüldü. Türkiye’nin cari işlemler açığı ise, söz konusu yıllarda sırasıyla %3,4, %4,8 ve %4,6 olarak değerlendirildi.

Raporda şu ifadeler yer alıyor; “İhracat talebinin artmasıyla desteklenen mali ve diğer önlemler, özel tüketim ve yatırımları teşvik etti. Kamu maliyesi üzerindeki etkileri ve kredi tahsisinin kalitesi izlenmelidir. Keskin döviz kuru amortismanı ve yüksek enflasyon beklentileri karşısında para duruşu sıkılaştırıldı, ancak ana politika faizindeki açık artırımlar gereklidir.”

OECD: “Avrupa Birliği gümrük birliği anlaşması derinleştirilmeli”

Raporda, küresel ve Avrupa değer zincirlerine daha fazla entegrasyon yoluyla net ihracatı arttırmanın, cari işlem açığını daha da arttırmaksızın yüksek bir işsizlik oranı karşısında iş yaratmada çok önemli olduğu vurgulanıyor. Bu amaca yönelik olarak, uzun adımlı planlanmış, ancak şu an belirsiz olan; Avrupa Birliği ile gümrük birliği anlaşmasının derinleştirilmesi ve bunun tarım ve hizmet sektörlerine yayılmamasının kilit önem taşıdığı kaydediliyor. “Elde edilen fırsatlardan en iyi şekilde yararlanabilmek için, beceri kazandırma programları sadece genç işçiler için değil; girişimciler ve düşük vasıflı işçiler için de uygulanmalıdır” deniliyor.

Türkiye’de ekonomik aktivitenin 15 Temmuz’daki darbe girişimi ve jeopolitik gerilimin etkisiyle 2016’da yavaşladığı belirtilen raporda, bununla birlikte hükümetin aldığı bir takım önlemlerin etkisiyle hem özel sektörün tüketiminin hem de yatırımların toparlanmaya başladığı vurgulandı. İşgücündeki sürekli artış göz önüne alındığında, 2017 yılının başında gençler arasındaki işsizlik oranı tarihi bir yüksek orana, %24’e çıktı.

Ekonomideki büyümenin, Avrupa’dan gelen talebin artması ve döviz kuru amortismanın sağladığı rekabetçilik kazançlarının etkisiyle mal/ürün ihracatındaki hızlanmayla desteklendiği belirtiliyor. Buna karşılık, turizmin hakim olduğu (toplam hizmet ihracatının %16’sini temsil ediyor) hizmetler ihracatının zayıf kaldığı söyleniyor. Rusya’dan gelen turist sayısının yeniden artışa geçmesine karşın, tüm turistlerin üçte ikisine tekabül eden Avrupa’dan gelişlerde yavaşlamanın devam ettiğine dikkat çekiliyor. Dolayısıyla, cari işlemler açığının yeniden genişlediği savunuluyor.

Yeni mali teşvik önlemleri alındı

OECD raporunda, politik karar alıcıların, özel tüketim, yatırım ve istihdamı yaratımını desteklemek için, geçmiş bütçenin sınırladığı mali alanı kullandığı kaydedildi. Vergi ve sosyal güvenlik katkı yükümlülüklerini önemli ölçüde yeniden yapılandırma fırsatı sunuldu. Yeni konut, mobilya ve beyaz eşya alımında KDV indirimi söz konusu oldu. Tüketici kredileri ve kredi kartları için sert kurallar gevşetildi. Büyük firmalara, KOBİ’lere ve ihracatçılara banka kredilerinin %85 ila %100’ünü kapsayan devlet garantileri ve çok sayıda KOBİ’yi kapsayan sıfır faizli işletme kredileri oluşturuldu. Rapor, bu sürecin getirdiği bilanço riskleri nedeniyle sıkı kontrol altında tutulması gerektiğini savunuyor. İstihdamın arttırılmasına ilişkin kampanya düzenlediği ve önlemlerin de alındığını hatırlatan raporda, yeni teşvik önlemlerinin maliyetlerinin tam olarak raporlanmasının, sorunsuz olarak dış finansman bulma için önem taşıdığı savunuldu.

Belirsizliklerin yüksek seviyede devam ettiği belirtilen raporda, gecikmiş reformların uygulanması halinde güçlü büyümenin olabileceği kaydedildi. Jeopolitik ve yurtiçi tansiyonun yükselmesi veya Türkiye –AB ilişkilerinin kötüleşmesi durumunda, işletme güveni, yatırımlar ve büyümenin zayıflayacağı ve dış fonlamaya ilişkin risklerin artacağı iddia edildi.

Diğer haberlere göz atın

Yazarın diğer haberleri

Diğer etiketlere göz atın:

En çok okunan haberler