19.1 C
İstanbul
Perşembe, Nisan 18, 2024

Türkiye tekstil ihracatında ABD’de ve Orta Doğu’da yükselişte

Türkiye tekstil ve ham maddeleri sektörü ocak-şubat...

Toptan kadın giyim ihracatı e-ticaretle büyüyor

Toptan kadın giyim sektörünün gelişmesi için kurulan...

Deprem bölgesinde hazır giyim üretimi bir yılda yarıya düştü

Türkiye’nin 11 ilini derinden sarsan 6 Şubat...

Nivogo: Türkiye’de ‘geleceği değiştiren moda’ döngüsel dönüşüm

Nivo (yeni) ve go (harekete geçmek) kelimelerinin...

Bego Jeans; temiz denimin hikayesi

Çevresel etkisi en yüksek tekstil ürünlerinden biri...

Rusya-Ukrayna Savaşı Türk tekstil sektörünü nasıl etkiliyor?

Uzun yıllardır Rusya-Ukrayna arasında yaşanan gerilim, 2014...

Tekstil makine üreticileri 2022’den umutlu

GüncelTekstil makine üreticileri 2022’den umutlu

- Haber Sponsoru -

Bütün sektörlerde olduğu gibi tekstil sektöründe de tüm tedarik zinciri 2020 yılının başından bu yana devam eden Covid-19 pandemisinden etkilendi ve tekstil makine üreticileri dahil sektörün tüm aktörleri çeşitli zorluklar yaşadı. Bu durum, ham madde sıkıntısı, fiyat artışları ve tedarik zincirindeki aksamalar gibi sorunları beraberinde getirirken, bu dönem baskılanan talepler 2021 yılında siparişlerde artış ve toparlanmayla sonuçlandı. Pandeminin gündelik hayatta yarattığı önemli ve büyük değişimler, aynı zamanda sürdürülebilirlik, döngüsel üretim ve dijitalleşme gibi kavramları üreticilerin yatırım ve kararlarında odak noktası haline getirdi. Dünyanın önde gelen tekstil makine ve teknoloji üreticileri, 2021 yılında artan ivmenin ve sürdürülebilir üretim odaklı gelişmelerin 2022 yılında da devam etmesini ve birçok uluslararası fuarın düzenlenmesiyle birlikte sektörün canlanmasını öngörüyor.

Picanol: “Dijitalleşme ve optimizasyon başarılı olmanın anahtarı olacak”

Picanol Pazarlama İletişim Müdürü Erwin Devloo

Picanol Pazarlama İletişim Müdürü Erwin Devloo, diğer tüm sektörlerde olduğu gibi tekstil sektörünün de son 2 yılda yeni zorluklarla karşı karşıya kaldığını söyledi. Bununla birlikte tedarik zincirinin kesintiye uğraması, ham maddelerin bulunabilirliği ve maliyetlerindeki büyük dalgalanmalar, piyasaların belirsizliği gibi faktörlerin yeni iş modellerine yol açtığına dikkat çeken Devloo, bunun dokuma makineleri gibi ekipman üreticilerini de etkilediğini dile getirdi. Devloo; “Ekipmanın performansının yanı sıra, süreci pazarın gerçekliğine uyarlamak için diğer parametreler de önem kazanıyor. Şüphesiz bunların hepsi daha fazla dijitalleşmenin daha hızlı uygulanmasına ve sürdürülebilirlik bilincine yol açmıştır. Olumlu etki, bu yönde daha fazla ve daha hızlı gelişmeler yapmak için daha fazla kaynağın tahsis edilmesidir” şeklinde konuştu.

2021 yılında dokuma makineleri sektörünün oldukça hareketli olduğunu söyleyen Devloo, 2022 yılına dair beklentilerini şu şekilde açıkladı; “2022’yi 2021’in devamı olarak bekliyoruz. Tekstilde talep uzun vadede artmaya devam ediyor. Sürdürülebilir bir şekilde üretim yapmak ve tüm süreçleri optimize etmek için daha fazla çaba sarf etme eğilimi görüyoruz. Dijitalleşme ve optimizasyon bu açıdan başarılı olmanın anahtarı olacaktır. Bunun için makine ve ekipman üreticilerinin başı çekmesi ve çözüm getirmesi gerekecek. 2022’nin bu alanda birçok yeni gelişmeyi ortaya çıkaracağına inanıyoruz.”

Ayrıca, Türk Lirası’ndaki dalgalanmaların işlerine hem olumlu hem de olumsuz olarak yansıdığını belirten Devloo, bununla birlikte uzun vadeli iş planlarının bundan çok fazla etkilenmeyeceğini dile getirdi.

Stäubli: “2021’de jakar makineleri ve çerçeveli dokuma sektörüne yoğun ilgi gördük”

Stäubli Sargans WPS (Dokuma Hazırlık Sistemleri Bölümü) Tekstil Global Pazarlama, Satış ve Servis Başkanı Fritz Legler

Stäubli Sargans WPS (Dokuma Hazırlık Sistemleri Bölümü) Tekstil Global Pazarlama, Satış ve Servis Başkanı Fritz Legler, 2021’in Stäubli için olumlu bir yıl olduğunu söyleyerek; “2020’de pandemi nedeniyle yaşanan küresel yavaşlamanın ardından, müşterilerimizle karşılanması gereken bazı bastırılmış talepler oldu ve bu, Stäubli için başarılı bir yıla katkıda bulundu. Dünya çapında 29 ülkede iş birimleriyle küresel Stäubli kurulumu ve önemli temsilci ağımız, kendi ülkelerindeki müşterilerimizle çok yakın temas halinde kalmamıza çok yardımcı oluyor. Tüm tekstil ürünlerimiz genel olarak başarılıydı. 2021 yılında Jakar makinelerimize olan büyük ilgi devam ederken, OEM makinelerde armürlerimizle çerçeveli dokuma sektörüne yoğun ilgi gördük” dedi. Ayrıca SAFIR tahar makinelerinin de yoğun talep gördüğünü belirten Legler, bu dönemde TIEPRO çözgü bağlama makinelerinin pazar payı kazandığını açıkladı.

Bastırılmış talepler gibi olumlu katkıların yanı sıra maalesef müşteriler ve üreticiler açısından bazı olumsuz etkilerin de olduğunu dile getiren Legler; “Bunlar, malzemelerin mevcudiyeti ve ham madde maliyet artışları, enflasyon eğilimleri, para birimi bozulmaları vb. ile ilgili sonuçları olan tedarik zinciri kesintilerini kapsıyor. Yeni Covid-19 varyantları ve birçok ülkede artan vakalar belirsizliğe neden oluyor. Bu, gelecek için yatırım kararları vermesi gereken fabrika yöneticilerinin işini zorlaştırıyor. Bu olumsuz faktörler yatırım akışını biraz yavaşlattı ve tüm bunların 2022’yi nasıl etkileyeceğini görmek gerekecek” dedi. Ayrıca, Türk lirasındaki değer kaybıyla ilgili sorumuzu da yanıtlayan Legler, Türk tekstil pazarının dinamiklerine ve Türk müşterilerinin gücüne güvendikleri için Türkiye’deki faaliyetlerini kısıtlamadıklarını; mevcut koşulların geçici olduğuna ve pazarın daha da güçleneceğine inandıklarını söyledi.

2022 yılında çeşitli fuarlarda yer almayı planladıklarını açıklayan Legler, dokuma ve örme dünyasındaki müşterileri ve partnerleri başta olmak üzere birçok oyuncu ile tekrar buluşmayı sabırsızlıkla beklediklerini belirtti.

Monforts: “Sürdürülebilir üretimin üzerinde her zamankinden daha fazla duruluyor”

Monforts Pazarlama Müdürü Nicole Croonenbroek

Monforts Pazarlama Müdürü Nicole Croonenbroek, 2021 yılında bazı zorluklara rağmen satış ve sipariş hedeflerine başarıyla ulaşabildiklerini söyledi. Pandemi durumundan etkilenmesine karşın, dünya çapında yeni makinelere yönelik talebin kuvvetli kaldığına ve hala önemli yatırımlar yapıldığına dikkat çeken Croonenbroek; “Sürdürülebilir üretim ve enerji, su ve ham madde tasarrufu üzerinde her zamankinden daha fazla duruluyor. Yeni müşteriler, örneğin en yeni Montex ram makinelerinde elde edilebilen ısı geri kazanımı ve enerji optimizasyonuna büyük ilgi gösteriyor” dedi.

Croonenbroek, bir teknoloji tedarikçisi olarak olumlu taraflarının, yerleşik ve gelişmiş uzaktan servisleri sayesinde müşterilerinin hızlı ve güvenilir hizmet taleplerini her zaman karşılayabilmiş olmaları olduğunu söyledi; Bunun yanı sıra, örneğin Türkiye’deki Neotek gibi yerel temsilcileri ile etkili ve faydalı yerinde destek sunabilmelerinin de bunda etkili olduğunu belirtti. Croonenbroek; “Son 18 ayda katma değerli özel tekstil makinelerine olan talep de arttı. Tedarik zinciri zorlukları daha fazla esneklik talep etti ve bu, ne mutlu ki müşterilerimiz de dahil olmak üzere tüm taraflar arasında daha fazla karşılıklı anlayış ve güveni beraberinde getirdi” diye konuştu. Türk lirasının dolar karşısında değer kaybetmesi ile nakliye maliyetlerinin bir sorun haline geldiğini, ancak Türkiye’nin Avrupa’ya yakınlığının tekstil endüstrisi için önemli bir avantaj olmaya devam ettiğini açıkladı.

2022’de Monforts için istikrarlı bir pazar beklediklerini açıklayan Croonenbroek; “2020 ve 2021’de pandeminin neden olduğu engellerin çoğunun ortadan kalkmaya başlayacağını umuyoruz” dedi.

Trützschler: “Türkiye’de en yeni eğirme hazırlık makineleri çözümlerine yönelik büyük bir talep var”

Trützschler Bölge Satış Müdürü Gerhard Wienands

Trützschler Bölge Satış Müdürü Gerhard Wienands, Covid-19 pandemisinin birçok pazarda yatışmasının ardından, Trützschler olarak 2020’nin son çeyreğinden bu yana rekor bir sipariş durumu yaşadıklarını aktardı. 2021 yılında birçok pazarın oldukça iyi toparlandığını belirten Wienands; “Özellikle Türkiye’de en yeni eğirme hazırlık makineleri çözümlerine yönelik olağanüstü bir talep gözlemledik. Bu kadar çok müşterinin bizi partner olarak seçmesinden memnunuz ve müşterilerimiz için elimizden gelenin en iyisini yapmak için günün her saatinde çalışıyoruz. Bazı parçalarda eksikliklerle karşılaştık, ancak durumun 2022’de düzeleceğini umuyoruz” dedi. Ayrıca, Türk Lirası’ndaki dalgalanmaya yönelik açıklamada bulunan Wienands, bu gelişmenin müşterileinin ihracat işlerini de teşvik edici bir etkisi olduğuna inandıklarını ve maliyetler artsa da Türkiye’deki güçlü yatırım hareketliliğinin devam ettiğine dikkat çekti.

“Son yıllarda, 2022 ve sonrasında da devam edeceğine inandığımız sürdürülebilirliğe yönelik artan bir trend fark ettik” diyen Wienands, iplik üreticilerinin, yüksek kaliteli sürdürülebilir ürünler üretmenin uygun maliyetli yollarını aradığını aktardı. Enerji verimli makineler ve tesisler ile optimum ham madde kullanımına yönelik çözümler sayesinde bu alanda iyi bir konumda olduklarını belirten Wienands; “Ayrıca, özellikle geri dönüşüm için TC 19i tarak makinemiz olmak üzere, tekstil geri dönüşümünde akıllı teknolojilerimizi kullanmaya devam edeceğiz. Yırtık tekstil atıklarından ikincil elyafları tararken müşterilerimize maksimum kaliteyi elde etme gücü verir. Aynı zamanda, diğer makinelere göre daha az elektrik, daha düşük emiş basıncı ve daha az basınçlı hava kullandığından ve şu anda pazarda mevcut olan en yüksek üretim oranlarını sağladığından taraklamada enerji verimliliği için bir ölçüt oluşturmaktadır” dedi.

Biancalani: “2022 yeni fikir ve teknolojilerimizin şekillendiği bir hazırlık yılı olacak”

Biancalani Bölge Satış Müdürü Michele Gabarra

Biancalani Bölge Satış Müdürü Michele Gabarra 2021’de elde edilen sonuçlardan oldukça memnun olduklarını dile getirdi. Bu dönemde Biancalani’nin, ön hedeflerine ulaşabilmenin yanı sıra özellikle yeni AQUARIA® açık en yıkama serisi ile ilgili olarak, gelecekteki gelişimlerinde önemli rol oynayacak önemli yeni müşteriler ve pazar segmentleri kazandığını açıkladı. Pandeminin sahnedeki tüm oyuncuları var olan rollerinden uzaklaşmaya ve yeni roller geliştirmeye zorladığına dikkat çeken Gabarra; “Çoğu durumda, bu aslında olumlu bir yön olarak ortaya çıktı, çünkü bu, yeni bakış açılarına yaklaşmak ve zihnimizi muhtemelen daha önce düşünülmemiş olasılıklara açmak için bir teşvik olarak çalıştı” diye konuştu.

Türk Lirası’ndaki dalgalanmanın etkilerini değerlendiren Gabarra; “Aynı zamanda potansiyel müşterilerimizin çoğunluğunu temsil eden, önemli sayıda Türk şirketi 2022’nin Türk tekstil pazarı için bir dönüm noktası olarak önemini dikkate aldıkları için, değer kaybına rağmen yatırım planlarını sürdürmek için stratejik bir karar verdi. Sonuç olarak, faaliyetlerimiz Türk Lirası’ndaki değer kaybından çok az etkilendi ve önümüzdeki yılın asla hız kesmemeyi seçen tüm şirketlere başarı getireceğinden eminiz” açıklamasında bulundu.

“2022 yılının, herkesi iş ilişkilerinde farklı bir model benimsemeye zorlayan sağlıkla ilgili acil durumdan kesin çıkışı göstereceğinden eminiz” diyen Gabarra; ITM İstanbul, ITMA Asia ve Techtextil North America gibi önemli uluslararası fuarlara da katılacaklarını belirtti. Gabarra sözlerini şöyle noktaladı; “Aynı zamanda, AQUARIA®’nın yeni özelliklerinin ve modüllerinin de sergileneceği, bir sonraki dönüm noktası ve sıçrama tahtası etkinliği ITMA 2023 göz önüne alındığında, 2022 yeni fikir ve teknolojilerimizin şekillendiği bir hazırlık yılı olacak.”

Uster Technologies: “Sürekli olarak günlük değişimlere hazırlanmak zorundayız”

Uster Technologies Ürün Yönetimi, Pazarlama ve İş Geliştirme, Genel Müdür Yardımcısı Sivakumar Narayanan

Uster Technologies Ürün Yönetimi, Pazarlama ve İş Geliştirme, Genel Müdür Yardımcısı Sivakumar Narayanan, Uster Technologies için 2021 yılının birkaç yıldır sipariş alımı açısından en iyi yıl olduğunu belirtti ve öncelikli olarak Uster Quality Expert tarafından yürütülen son yenilikler ve dijital çözümleri bunun nedeni olarak gördüklerini aktardı. Sektörün, 2020’nin kesintiye uğramasının ardından tüketici talebindeki hızlı artıştan yararlandığına dikkat çeken Narayanan; “Bu, tekstil endüstrisinin toparlanmasına ve yönünü bulmasına yardımcı oldu ve birçok ülkede işlerin toparlanmasını tetikledi. Tedarik zincirinin aksaması, yarı iletken yetersizliği ve ham madde ve nakliye maliyetlerinde ciddi artışlar gibi sorunlar ise hala iyileştirilmeye devam ediyor” şeklinde konuştu.

Narayanan, Türk Lirası’ndaki dalgalanmalar nedeniyle Türkiye’den gelen talebin azaldığını ama buna rağmen hala büyük ve önemli olduğunun altını çizdi. Hem işçilik hem de ham madde maliyetlerindeki artışların, genel küresel zorlukların etkilerinin yanı sıra marjlardaki daralmanın başlıca nedenleri olduğunu ifade eden Narayanan; “Bu etki 2022’ye kadar devam edecek. Orta-uzun vadeli etkilerin ne olacağını görmemiz gerekecek” dedi.

Narayanan, güçlü tüketici talebi, devam eden Covid-19, jeopolitik ve tedarik zinciri zorlukları tarafından bir dereceye kadar engellenirken, bunun 2022’nin ilk yarısına kadar ticari büyümeyi artırmaya devam etmesini beklediklerini açıkladı ve “2022’deki satışlar üzerindeki net etkiyi bu noktada tahmin etmek zor. En iyisini umuyoruz, ancak yine de günlük değişimlere hazırız” diyerek sözlerini noktaladı.

Diğer haberlere göz atın

Yazarın diğer haberleri

Diğer etiketlere göz atın:

En çok okunan haberler